LEYLA GENCER’İN SİYAHİ VELİAHTI
Leyla Gencer Şan Yarışması'nda Güney Afrikalı siyahi soprano Pretty Yende kazandı. Türkiye'den bariton Kartal Karagedik ikinci, soprano Pervin Çakar ile Almanya'dan Anna Lapkovskaja üçüncü oldu.
Opera dünyasında ‘La Diva Turca’ lakabıyla anılan Leyla Gencer, adına düzenlenen Leyla Gencer Şan Yarışması’nın finalini Aya İrini’nin kubbesinden süzülen ışıkların arasından izlediyse eminim çok gururlanmıştır. Perşembe akşamı Aya İrini en dolu ve coşkulu gecelerinden birini yaşadı.
La Scala Akademisi ve İKSV işbirliğiyle Doğuş Holding ve Garanti Bankası’nın sponsorluğunda düzenlenen 6. Leyla Gencer Şan Yarışması’nın final gecesi her şeyden önce Türkiye’de pek alışkın olmadığımız biçimde çok başarılı bir organizasyondu. Yarışma Halit Ergenç’in abartısız, son derece ölçülü sunumuyla sorunsuz aktı.
Romanya’dan Adelina Diaconu, Almanya’dan Anna Lapkovskaja, Güney Afrika’dan Pretty Yende, Türkiye’den Aylin Sezer, Esra Çetiner, Pervin Çakar, Sirel Yakupoğlu, Bahadır Noyan Coşkun ve Kartal Karagedik dünyanın dört bir tarafından yarışmaya katılan 119 aday arasından finale kalan isimlerdi. Yaşları 30-23 arasında değişen genç yorumcuların aslında hepsi çok başarılıydı. Ama yarışmaya Almanya’dan katılan Belarus’lu mezzo saprano Anna Labkovskaja, Güney Afrikalı soprano Pretty Yende ve Türkiye’den Bahadır Noyan Coşkun bana göre gecenin yıldızlarıydı.
Çok değerli müzik insanlarından oluşan, Leyla Gencer’in yıllarca birlikte çalıştığı artistik yönetmen Pier Luigi Pizzi’nin başkanlık ettiği jüri kararını vermek üzere aramızdan ayrıldığında yarışmayı birlikte izlediğimiz Gila Benmayor’la kendi birincimizi ilan etmiştik: Güney Afrikalı Pretty Yende.
Önceki yarışmanın birincisi soprano Nazlı Deniz Boran’nın Borusan Filarmoni eşliğinde verdiği mini konserin ardından Pier Luigi Pizzi sonuçları açıkladı. Evet, tahminimiz tuttu ve bu yılki Leyla Gencer Şan Yarışması’nda Pretty Yende birinciliği aldı. Türkiye’den bariton Kartal Karagedik ikinci olurken soprano Pervin Çakar ile Almanya’dan Anna Lapkovskaja da üçüncülüğü paylaştılar. Dünya değişiyor, anlayışlar değişiyor. Bir zamanlar siyahlar opera söyleyemez denilen günlerden, Güney Afrikalı bir operacının La Scala’da çalıştığı, başrole çıkabildiği günlere geldik. Tabii ki bu bir ilk değil, bu eşik 1930’lu yıllarda Marian Anderson ile aşılmıştı...
Radikal 28.08.2010
 |
|
|
