Anasayfam Yap | Künye | İletişim | Reklam

    Anasayfa

   Resim - Fotoğraf

    Sahne Sanatları
    Müzik - Konser
    Sinema - Tv
    Kültür - Edebiyat
    Tarih - Arkeoloji
    Tasarım - Mimari
    İnsan - Polemik
  ●  Bizden Haber
  ●  Yazarlar
  ●  Yasal Uyarı
  ●  Linkler

 

Bizi Facebook'tan Takip edin Bizi Twitter'den takip edin

 

Üye / Yazar Girişi

 Kullanıcı :

 Parola   :

  Kayıt Ol

 

 

Kuzgunun Rüyaları

ŞEHİR TİYATROLARI
İSTANBUL DEVLET TİYATROSU

  


 

 

 

 

 

 

SİVİL TOPLUM KURULUŞLARININ KÜLTÜR SANAT HAYATINA KATKILARI

Bir ülkenin sosyo ekonomik durumunun gelişimine paralel olarak o ülkede toplumsal sorumluluk almaya yatkın insanların sayısı da artığında; bireyler eğitim, kültür, sanat, sağlık, spor, bilim, çevre v.b. konularında bir araya gelip, sivil toplum kuruluşu denilen bazı dernekler kurup, gönüllü olarak ilgili oldukları konularda topluma katkı vermektedirler.
Ülkenin yapısı ne kadar demokratik ise ve vatandaşlar ne kadar eğitimli ise toplumun sosyal dayanışma bilinci de o ölçüde yüksek olmaktadır.

Türkiye henüz gelişmiş Batı toplumlarındaki kadar çok sayıda ve etkin STK sahibi olmasa da, bulunduğu coğrafya ve benzer ülkelere kıyasla bir hayli dernek veya vakıf bünyesinde faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşuna sahiptir.
Bu örgütlerdeki gönüllü insanlar ise kendileri gibi yardımsever insanlarla birlikte topluma katkıda bulunmayı hedeflemektedirler. Bu insanlar eğitimli oldukları için beraber iş yapmaya yatkın oldukları gibi, derneklerinin faaliyet amacı içinde olmasa bile kültür ve sanat olaylarına da duyarlıdırlar.

Bu bağlamdan hareketle bu konuyu neden açtığımı açıklayayım.
Bu sezon başından beridir İstanbul’da izlediğim bir takım sanatsal faaliyetlere Yeni Ufuklar Doğa Sporları İhtisas kulübünün(Yudosk) organizasyonu ile katılmakta olduğum farkına vardım.

Bu derneğin asıl amacı ve faaliyeti insanların doğa sporları yapmasını sağlamak ve çevre bilinci aşılamak.

Ama gönüllülerinin de katkısıyla haftada bir kez insanlar bir araya gelip bir oyun izliyorlar. Veya toplu yapılan bu tür faaliyetlerin paralelinde insanlar sürekli olarak elekronik postalar ile bilgilendirilerek belediyelerin çeşitli sanatsal faaliyetlerinden, konserlerinden haberdar edilerek onlara katılmaları teşvik ediliyor.

Bence bu olayın hiç küçümsenmemesi gerekiyor. Aynı anda kırk kişilik bir seyirci topluluğunun örneğin bir tiyatro oyununa aynı anda talepte bulunması oyunun başarısı ve kültürel hayata verdiği hareket açısından çok anlam taşır.
Talep olunca başka oyunlar da yer olmadığı için o tarafa kayan seyirciden pay alır; insanlar daha mutlu olur, toplumun zihinsel zenginliği de yükselir.

Yukarıda anlattıklarıma aklı başında kimsenin itiraz edeceğini sanmıyorum.
Yazımın anafikrine gelince; neden daha çok sayıda STK üyelerini ve üye olmayan diğerlerini aynı yukarıda anlattığımız kulübün yaptığı gibi organizasyon ve çalışmalarla şehrin ve ülkenin kültürel hayatı içine sokmasın?

Eminim yapan STK’lar vardır. Ama neden daha çok ve yoğun yapılmasın?
Eğer bu yapılırsa, ve daha çok insan sanatı daha yakından izlerse bundan herkes kârlı çıkacaktır.
Daha çok izleyici daha çok sayıda ve daha iyi oyun, konser ve gösteri demektir!

Ek not: Son günlerde henüz tamamlanmamış bir heykel hakkında yapılan ‘ucube’ yorumu gündemde.
Modern sanat işte böyle bir şeydir; ya seversiniz ya da nefret edersiniz!
Böyle bir ortamda bizim ‘kültür ve sanata nasıl katkıda bulunulur’ konulu bir makale yazmamız biraz anlamsız gibi gözükse de biz; aldırmadan ve kınamadan, ümitle evrensel sanat ve kültür için çalışmaya devam etmeliyiz derim.


Cengiz ÖZDER
13.01.2011

Facebook ta paylaş


Yazarın Tüm Yazıları...  -   Yazar'a mesaj yaz  -   Yorum Yaz 



 

Yorum Yaz

 

Tavsiye Et

Okuyucu Yorumları


 

SanatsalHaber Basın Konseyi üyesi olup Basın Meslek İlkelerine uymaya söz vermiştir. SanatsalHaber'de yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Sitede yayınlanan yazı ve fotoğrafların her hakkı saklıdır. İzinsiz veya kaynak gösterilmeden kullanılamaz. Copyright © 2008-2021 SanatsalHaber.com.